Sömürgecilik:
İngiltere’nin sömürgecilik yaptığı veya kolonisi olan 53 bağımsız 25 bağımsız olmayan ülkede İngilizce resmi dil olarak tanındı. İngiltere; Amerika ve Avusturalya’nın keşfedilmesiyle bu kıtalarda hâkimiyet kurdu ve Hindistan Yarımadasında, kuzey-güney hattı boyunca Doğu Afrika ülkelerinde ve daha birçok ülkede sömürgecilik yaptı.
Sömürgecilik faaliyetleriyle üretim maliyetlerini düşüren, kendisine geniş pazar alanları bulup ekonomisini güçlendiren İngiltere (kardeş ülkesi ABD ile birlikte), ekonomik gücün sağladığı konfor ile bilim ve teknolojide de ilerleyerek, diğer tüm araçsal unsurlarla (sinema, dizi vs.) İngilizceyi dünyada ortak dil haline getirmeyi başardı.
Dünya dili Türkçe olsaydı!Gelişmiş batı medeniyetleriyle daha uyumlu olmak adına 1 Kasım 1928 de ülkemizde Harf İnkılabı gerçekleşti. Latin Harflerine geçmenin dünya literatürüne kolayca erişim sağlamamız konusunda bize katkı sağlayacağı beklenmiş olabilir. Ancak öyle olmadı.
Ülkemizde henüz 4-5 yaşında İngilizce eğitimine başlayan çocuklar, okullarda on yılı aşkın süre İngilizce eğitimi aldı, kurslara gitti, özel dersler aldı; ancak yine de İngilizce öğrenemedi. Dil öğrenmenin kazanımları tüketilen kaynak, zaman ve emeğin yanında çok düşük kaldı.
Ortak Dünya Dili Türkçe olsaydı dünya da yayımlanan kaynaklara doğrudan ulaşarak zamandan, emekten tasarruf sağlayacak, uzmanlaşmak istenilen alanın dışında çabalıyor olmayacaktık.
Yalnızca bilgi kaynaklarına ulaşmayı sağlayan İngilizce; bir araç. Ve bu aracın yerlisi ve millisi olan Türkçe Dünya üzerinde ki kullanım gücünü neden artırmasın?